Bastimarseda

6/11/2010

SAKLAN\BAÇ



Saklambaç’ı çocukluğumdan beri sevemedim zaten nasıl sevebilirdim ki bana yalnızlık korkusu yaşatan bir oyunu…

Çocukluk yıllarımda…
Arkamı döndüm, gözlerimi kapattım ve saymaya başladım. Sessizlik hakim olaya başlamış her bir sayıma, gözlerimi açtığımda bir de bakmışım yalnızım.Oyun olduğunu bile bile lanet okur üzülürdüm beni yalnız bıraktıkları için her birine. Ya bulamazsam diye söve söve aramaya başlardım tek tek… Ne vardı sanki başka oyun oynasak! Nesi vardı yağ satarım bal satarım demenin ya da yakar topun ? Neymiş efendim çocuk oyunlarıymış…

Doğru aslında, büyük oyunu bu saklambaç kaçarsın saklanırsın seni arayan senin için önemliyse hemen bulabileceği bir yerde gizlenirsin, yok hayır bulmasını istemediğin biriyse gizlenirsin ıssız köşede beklersin, birde utanmadan arada kafanı çıkarır aaa salak’a bak nasıl da beni arıyor bulamaz ki bulamaz ki diye dalga geçersin. ‘‘Aptal ben çok meraklıyım ya seni bulmaya nereye saklanırsan saklan hatta orada yaşa! Zaten bulmayı istediğim bir kişi olsaydın saklamana göz yumar mıydım sence’’ diyerek söylensem de yalnızlığımdan korktuğum için aramaya başlıyordum yine yine yine…

Şimdi ise…
Çocukluğumun en sevmediğim oyununu son kez, sen istediğin için oynamaya karar veriyorum. Hem ne kadar zor olabilir ki bir kişiyi bulmak diyerek kendimi cesaretlendirmeye çalışıyorum. Tabi klasik sövme eylemimden sende nasibini alıyorsun. Neden beni yalnız bırakmak istiyorsun ki şimdi ne gerek var ya bulmamı istemediğin için oynamak istediysen bu oyunu. Bir sürü soru sorgu…

Neyse, mızmızlanmayı bırakıp gözlerimi kapatmaya gerek duymadan 1’den 100 kadar saymaya başlıyorum. Allah kahretsin! Havada çok soğuk… 1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 her bir sayıda sesim biraz daha yükseliyor 11,12,13,14,15… 100’e daha çok olmasına rağmen korkuyorum, sesim titremeye başladı çünkü her bir sayı seni benden biraz daha uzaklaştırıyor, biliyorum. Üstümde birde olacakları baştan hissetmenin lanet olası ağırlığı var. 16,17,18,19,20 Nerede olabilirsin ki ?

Çocukluğumda oynasaydık bu oyunu az çok tahmin yürütebilirdim nerede olabileceğine dair arabanın arkası, yıllara meydan okumuş ağacın arkası duvarın arkası…Bir şeylerin hep arkasına sığınan bir yerde bulacağım seni ama neye nerede ?

21,22,23,24,25 Nerdeyim ki ben daha saymayı bitirmeden neden bu acelem korkum. 26,27,28,29,30 neden diyemiyorum ki bir bakarım sağa sola madem yoksun oyun bitmeden evime giderim. Neden diyemiyorum ! Çünkü hava soğuk üşümeni istemiyorum seninde benim gibi yalnızlık korkusu yaşamanı istemiyorum! Bir an önce bulmalıyım ki seni ?????

31,32,33,34,35 sayılar ne kadar da çokmuş yanlış saymamak için yavaş yavaş sayıyorum ondan herhalde, bir türlü bitmek bilmiyor! Aman ne olacak 2 2 atlaya atlaya saysam, zaten fark etmeyeceksin, ama ben bileceğim ya! Her zaman dürüstüm ya yalansız, hilesiz illa tek tek sayacağım b.k var !

36,37,38,39,40,41,42 aramızda ki eksik sayıların kurmuş olduğu farklı hayatlar,yaşanmışlıklar yaşanacaklar…

Ellerimi hissetmiyorum, ayaklarım karıncalanmaya başladı! Hareket etmem lazım ama edemiyorum soğuk, yok oluş... Derin bir nefes alıp, cesaretimi toplayıp, saymaya devam etmem gerek! Yoksa bitmeyecek 43,44,45,46,47,48,49,50 zaman ne çabuk geçiyor değil mi hayatın koşuşturmacısı içersinde sen tatlı özlem sınırlarını yıkmaya çalışan ben. Gerektiğinde had hudut tanımazmış sevgi Ya gerçekten tanımadı vallahi ?

51,52,53,54,55 umurumda değil bir şey! Hem neden olsun ki… Ne bekliyordum ki… Ne istiyordum, ne sanıyordum… 56,57,58,59,60 çok uzaklaşmış olamazsın değil mi yoksa şuan beni mi izliyorsun nasıl gözüküyorum uzaktan ? Güzel, güçlü, alımlı, dimdik…hangisi ? 61,62,63,64,65 Beni tanıyor musun ? Neye üzülüp neye sevineceği mi tahmin edebiliyor musun ? Hedeflerim, beklentilerim, amaçlarım… Sorular çok mu zor ? Peki, daha basit sorular sorayım. En sevdiğim renk ? Ne tür müzikler dinliyorum ? Ne tür filmler izlemeyi seviyorum ? Kitaplar, yemekler… 66,67,68,69,70 ben seni tanıyor muyum ki yada şöyle sorayım tanımama izin verdin mi ki ? Şimdi cevapları bekliyorum!

71,72,73,74,75 sayılar mı bitiyor, umutlarım mı bitiyor, yoksa şuan bunu söylemek için çok mu erken, çok mu geç ? 76,77,78,79,80 kendi kendine gelin güvey olan bir ben oldum pek yakışmadı bu durum bana, ilk defa yanılttı hislerim…Halbuki ne kadar açık ne kadar samimiydim, peki ne oldu ? Hiç, koca bir hiç!

81,82,83,84,85 ya iç sesim ya da soğuk hava katilim olacak! Nedense, her zaman soru sormayı sevmişimdir. Cevapları az çok bile bile , sormuş bir de utanmadan yanıt beklemişimdir.

86,87,88,89,90 Offf neden sevmediğim bir oyunu oynamak zorunda kaldım ki ? Ne güzel çocukluğumun sayfalarında kalmıştı yalnızlıklar, saklananlar, bulduklarım bulmaya çalıştıklarım. 91,92,93,94,95 korkulup kaçılacak biri değilken saklanılacak biri oldum sayende. Zaman bitiyor artık bizim için…Yardım et!

Gözlerim kapalı değil ki! Neden bu karanlık ? Tamam biliyorum oyunun kuralı bu değil ama kapatamadım işte! Hem ne fark eder ki sen gerçekten saklanmak ve bulunmak istemesen gözlerim açık olmuş kapalı olmuş ne fark edecekti ki!

96,97,98,99…Son sayıyı söylemek istemiyorum! Söyleyemiyorum! Söyleyemeyeceğim!

- Oyun bitecek işte, sevmediğin bir oyundu zaten! Şimdi, bir türlü son sayıyı söyleyememen de nereden çıktı diye isyan ediyor iç sesim.

(Yanıt veriyorum 25 senenin hatırına)
-Sen ne bilebilirsin ki lanet olsun korkuyorum işte, neden üstüme geliyorsun ısrar ediyorsun söyle diye!

- Çok uzağa gitmedin değil mi beni izliyorsun şuan nasıl gözüküyorum oradan? Çirkin, güçsüz, korkak, yalnız ? Neden konuşmuyorsun! Sessizsin…Konuş anlat. Anlat ki dinleyeyim anlat ki bu lanet oyuna son verebileyim!


Seda: Öykü sahibine başarıyla ulaştırılmıştır. Yanıt ise başarıyla saklanmaya devam edilmektedir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder